Francois Villeroy'dan Jerome Powell'a Destek Mesajı
Francois Villeroy'dan Jerome Powell'a Destek Mesajı
ECB Yönetim Konseyi üyesi Francois Villeroy de Galhau, Fed Başkanı Jerome Powell'ın ABD ekonomisi hakkında hoş olmayan gerçekleri söyleyerek ve siyasi baskılara boyun eğmeyerek örnek bir merkez bankacısı rolü üstlendiğini söyledi. Villeroy, Powell’ın bağımsız duruşunu övdü ve onun profesyonelliğini selamladı. Bu açıklamalar, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) bağımsızlığını ve merkez bankacılarının rolünü vurgulamakta önemli bir yer tutuyor.
Villeroy, Powell’a yönelik konuşmasında, 'Yaptığı her şeyde bir merkez bankacısının ne yapması gerektiğini takdire şayan bir şekilde gösteriyor. Bir merkez bankacısı bağımsız olarak doğruyu söylemelidir ve o da bunu yaptı.' dedi. Bu ifadeler, Powell'ın merkez bankacılığı konusundaki duruşunu destekleyen önemli bir değerlendirme olarak öne çıkıyor.
Trump'ın Eleştirileri ve Villeroy'un Yanıtı
Villeroy, Trump'ın Powell'ın faiz oranları konusundaki eleştirilerinin yanlış olduğunu belirtti. Trump, Euro Bölgesinde faiz oranlarının daha hızlı düşürülmesi nedeniyle ECB yetkililerini örnek gösterdi. Bu durum, iki lider arasındaki farklı bakış açılarını gözler önüne seriyor.
Trump, 'Powell’ın görevden alınması için zaman çoktan geldi bile!' ifadelerini kullanarak, Powell’ın faiz indiriminde geç kaldığını vurguladı. Bu eleştiriler, ABD ekonomisindeki enflasyon hedefleri ve merkez bankalarının karar alma süreçleri üzerine tartışmaları artırıyor.
Powell'ın Faiz İndirimindeki Rolü
ABD Başkanı Donald Trump, Powell’ın faiz indiriminde geç kaldığını belirterek, 'Fed Başkanı Powell, her zaman geç kalıyor ve yanlış yapıyor. Fed uzun zaman önce faizleri indirmeliydi.' dedi. Bu açıklamalar, Trump'ın ekonomik politikalarına yönelik eleştirilerini de beraberinde getiriyor.
Powell'ın duruşu, merkez bankalarının bağımsızlığı açısından kritik bir öneme sahip. Villeroy'un destekleyici açıklamaları, ECB'nin ve Fed'in karşılaştığı zorlukları daha iyi anlamak için önemli bir perspektif sunuyor. Bu tür tartışmalar, küresel ekonomik istikrar açısından da dikkat çekici bir boyut kazanıyor.